Ah ahh bilen bilir benim iett otobüsünde çektiğim çileyi (bilemeyenleriniz,duyamayanlarınız içüün; http://yuruyenkurabiye.blogspot.com/2011/01/hep-beni-bulur.html )
Ben şu açıdan şanslıydım ama 2 saatlik bir yolculuktu ve İstanbul içi gidip geliyordum (o ne biçim istanbul içi lan 2 saat diyebilirsiniz, bir cevizlibağ-kurtköy arası yolculuk yapmanız gerek derim o zaman .Ne 2 saati, ben 3.5 saatte gittiğimi biliriiim!)
Bu vol2 ne ?Nerden çıktı ?Yine ne geldi be başına ? vs gibi soruları duyar gibiyim ya da bana öbür taraftan sesler geliyor, bilmiyorum .Zuhal Topal'la izdivaç izlerken bu kadar ciddi olabiliyorum ayrıca yapacağım her hatayı o programa bağlayın lütfen. (Ha çok severim bu arada her gün izlemezsem eksiklik oluyor bünyemde.)
Neyse, neeeeyse uzatmayalım .Bundan tam 1.5 sene önce falan .Anne zoruyla Ordu'ya 1 haftalık tatile gönderildim .(Laf aramızda hastaydım, nefes problemleri falan .Gidip 1 haftalık toparlanma kampı gibi bir olay yani.)
İstanbul'da otogardan başlanılan bu yolculuğa Ordu'ya gidene kadar yaklaşık 9-10 saat geçer .Bende akşam 5'te otobüsün kalkacağını bildiğim için 3 gibi evden çıktım ve taksiye bindim .Taksicinin, bavulları bagaj yerine yanıma yığması günün kötü başlayacağının ufak bir işareti gibiydi sanki ama o an umursamamıştım .Hayırdır ? diye sorduğumda ''Bagajda eşya var, hele duruversin yanında bişi mi olacaağ ha hemen şurası otoarabalar(otogar demek istiyor taksici amca)'' Her neyse bir şekilde yolculuğa başladık .Kulağıma kulaklıkları taktığım an amcamızın çenesine açılma emri verdim sanki !Nereye gittiğimi, neden gittiğimi, kimin yanına gittiğimi kısaca soyumu sopumu, nüfus kütüğümü falan hepsini sormaya kalkıştı .A be amca, yaşına hürmet susalım diyoruz sen sapıttıkça sapıtıyorsun .Bi sus, bi yoluna bak derdin zorun ne senin, katil mi yapıcan beni gencecik yaşımda ?! Sonunda geldiğimiz otogarda bana taksimetrede yazan paradan 5tl daha fazla para istediğini ve nedenini sorduğumda taksimetrenin az yazdığını bahane etmiş olduğunu söylemek istemezdim ama tam bir ''O.Ç'' olduğun için (ki bunu yol boyunca bana asıldığın için söylüyorum.) söylüyorum .Taksimetredeki parayı ödeyip, küfredip çıktığım içinde hiç pişman değilim amcacığıım (!) Neyse bak yine sinirlendim pis,azgın, yaşlı sapık !
Düşünün şimdi sinirleniyorum bir de o an ne halde olduğumu .Bilet işlerimi hallettikten sonra kantine çıkıp oturmak gibi bir hata yaptım .Bakın hata diyorum yine, niye mi hata ?Ağzına kadar dolu olan kantinde bulduğum tek sandalyenin bir ayağının kırık olması ve oturduğum an şaaaat(!) diye yere düşmem .Düşünün rezilliği 20,25 kişi aynı anda size bakıp ''hihihhohoho şuna bak'' diyor .Ah ah utancımdan yerin dibine girmem şöyle bir dursun ben ordaki herkesle aynı otobüste 10 saat yolculuk yapıcaktım !İşte bu gerçek en kötüsü diye düşünüyordum ki ufak bir veler yanıma geldi ve aynen ''ablaağ ben salak mıyım da ayakta duruyom bağ ayağa kırık bunun'' dedi .Laaan !Haklı bu çocuk ama ne bileyim ben bir sinirle yukarı çıkmışım kim oturuyor, kim ayakta diye mi bakıcam ?!Sus velet koparırım dilini diyerekten tehdit edip, çocuğu annesinin yanına yolladım .(Napayım, napabilirim yani ?!)
Sonunda otobüse ilk binen ben oldum tabi o utançla .Neyse efenim tam yerime yerleştim(cam kenarı hemde,gözel yer) ablanın teki kalk orası benim yerim demez mi ?Ya ablacım biletinde bir arka sıra yazıyor diyorum, anlamıyor ve muavini çağırıyor .Muavin, ona yerinin bir arka sıra olduğunu söyleyince kırıta kırıta ''ay tamam şekerim, bu cadaloz (o ben oluyorum!) söylemedi banaa'' dedi bir de ! Lan, gel de sinirlenme ! Muavinde yakışıklı çocuktu, ablanın niyet belli ama dönüp muavin benden özür dileyince abla sinirlendi bu sefer ''tamam git artık şurdan ayyh daral bastığğ beni'' diye kovdu muavini .Eğlenmedim desem yalan olur valla eğlendim yani o an .
Biletimi ben almamıştım anneme söylemiştim ve tek özelliğinide cam kenarı olsun diyerek belirtmiştim ama yanıma oturan insan evladıysa biraz önce yukarıda bahsettiğim o velet oldu ! Annesi ve ablası olduğunu düşündüğüm kızsa aynı hizadaki diğer 2li koltuğa oturdular .Hahaa gördün belanı diyorsunuz di mi ?Evet, öyle oldu .Belki tanımaz beni dedim ama oturduğu an annesine dönüp ''aaa anne bağğk, düşeen ablaanın yanına oturdum'' demesiyle aklına kazındığımı anladım .
Küçük çocuk uyur işte falan diye düşünüyordum, yorulmuştur falan .Cin gibiydi mübarek tam 4 saat aralıksız olarak bana oyuncaklarını, ileride olmak istediği meslekleri, annesini, babasını falan anlattı .Ben bayılmak üzereyken o uyuyakaldı sonunda .İyi, rahatladın diyorsunuz di mi yok beee nerde ?Ablaağ dur yaağ diyip kucağıma çıkıp bana yaslandı ayaklarınıda kendi koltuguna uzattı .(Rahata bak be!) Annesi napıyor mu bu arada ?Örgü örüyor !Kadının oğluyla alakası yok .Tamam çocukları çok severim, varlıkları bana huzur verir ama kucağımda 3 saat boyunca uyuyan, uyurken kımıl kımıl dönüp duran, ''ne incesin senn kilo al sığamıyom'' diyen çocuklardan değil ! O ara farkettim ki kendi kendime ''çekmediğim dertleeeer, çile kalmadııııığğ'' diye mırıldanıyorum .
Neyse geçti zaten bi 7 saat, 2.5 saatte ben uyumuşum geldik Ordu'ya .Ordu'ya gitmişseniz bilirsinizdir indiğinizde karmakarışık pazar alanının ortasına düşersiniz .Koca bir market vardır merkezde ve köye çıkmadan almak istediklerinizi mutlaka almak zorundasınızdır arabanız yoksa çünkü yaklaşık 1 saat var merkezle köy arasında, o da arabayla yani .Neyse benim gibi bir kafein bağımlısının kahve ve kola almadan durması imkansız bu yüzden girdim markete .Ahhh ahhh .Niye mi ah ? Bim'i bilenler bilir kasaya ulaşmak için uzun bir yol katedip bütün bim'i dolaşmak zorundasınızdır bu köy marketimizde aynen onun gibi ama biraz daha büyüğü .Efenim tam cipslerin, çikolataların önüne doğru giderken ayağım kendi ayağıma takılıp o gördüğüm cips ve çikolataların üstüne düştüm !(ve evet yanımda bavullarımda devrildi..) Tabi ben cips ve çikolataların olduğu yeri dökünce arkadaki şampuanlarda aynen yere ! Kafamı çevirip kalkmaya çalıştığımdaysa yine o velet ! ''Ablaağ haha sen çok komiksin ya'' diye parmağını uzatmış bana gülüyordu .Hay parmağı kırılasıca velet !
Ben çocuğa küfrediyorum da baktım benim minik bavulu teyzenin teki almış götürüyor .Benim o dedim, anlamadı çirkefliğe vurdu işi .''Teyze ben erotik shop sahibiyim içinde de tüylü kelepçeler falan var ver şunu işine yaramaz'' dediğimde uslu uslu yere bırakıp gitti .Napayım o an her şey mübah !
Market ne alemde diye düşünüyorsunuz di mi ?Marketin sahibi bana bakıp al şurdan ne alacaksan sonrada git nolursun batırcan kızım beni diye ağlamaklı bir suratla, yalvarırcasına bir şeyler dedi .Neyse bi ton şey aldım baya, kasaya gittim .O amca git nolur git istemem para yeter ki git diye söylenince canıma minnet çıktım gittim vallaa !
Neyse sonra dolmuş tarzı bir şeyle köye kadar çıkıp eve gittim .O arada da çok şey yaptım sakarlık namına ama gerek yok detaya yeteri kadar o gün hakkında rezilliklerime şahit oldunuz .
Na şimdi utandım gidiyorum, yazamiyciğim daha fazla !
Velete bak sen, otobüste buldun hadi markette ne işin var yaa, tam dayaklık :)
YanıtlaSilÇok keyifli ve gülerek okuduğum bir yazı oldu...
MArkette valizi geri olma bahaneni tuttum bu arada:)
dayaklık tabi kıracaktım parmağını :D
YanıtlaSilTeşekkür ederim :) napalım her şey mübah :)
Hababam sınıfında tek ayak üstünde cezalı duranlara gelip pis pis gülen çocuk vardı, O aklıma geldi bu veledi okuyunca :)
YanıtlaSilOndan daha beterdi :) İyi sabırlı günlerimmiş ama şimdi olsa dayanabileğim şey değil şu yaşadıklarım :)
YanıtlaSilbayıldım yazı diline takipteyim artık :))
YanıtlaSilÇocuğuna sahip çıkmayan umursamaz anne daha suçlu aslında :)
YanıtlaSilfashiONözge ..Sevindim beğenmene çok teşekkür ederim ki :)
YanıtlaSilhitman-3 ay ben 2sinede bir şey demiyorum :D
ahahah cok guldum ya velet bana hababam sınıfında tek ayak ustunde duranlara bakıp gulen o kucuk cocugu hatırlattı :D bavulu o teyzeden geri almak için attıgın yalanda baya yaratıcı :D
YanıtlaSilYiaaa napabilirim o çanta benim benim :D O çocuk şimdi nerde ne yapıyordur acaba pöh :/ :D
YanıtlaSilya sana acıyorum desem çok garipsermisin beni :D
YanıtlaSilyok haklısın derim ne diycem :D
YanıtlaSil