3 Şubat 2011 Perşembe

Saat 02.00 .Çoğu insan, haftanın son iş günü olan cuma gününü çalışarak geçirecekleri için uyuyorlar .Yeni bebekler doğuyor bir yerlerde ve birileri ölüyor ve birileri hastalanıyor ve (tamam tamam kısa kesiyorum olan oluyor işte) .

Bende geldim yine buraya .Asıl meselem, kendimi unutulmuş, terkedilmiş oyun parkındaki kırık salıncak gibi hissetmem .Zamanında çocukları eğlendirmek için yapılmış, şimdi çocuklardan mahrum, yalnız ve kırık .Arada gelen çocukları gülümseyerek karşılasa, içi içini yese bile kırık bir salıncağı görünce üzülen çocuklar hepsi .Kendi mutsuz ve gelen çocukları da istemeden mutsuz eden salıncak .Yanında yeni yapılan diğer parktaki salıncaklara, onlarla eğlenen çocuklara baktıkça içi giden ama bir şey yapamayan salıncak .Kendi kendine konuşmaktan, düşünmekten başka bir şey yapamayan yalnız, mutsuz, güçsüz ve kırılmış ..İşte tam böyle ruhum, en başta yalnız sonra mutsuz ve güçsüz .İncinmiş ve kırılmış ..
Kendim istedim yalnızlığı .Tek bir nedeni vardı oysa ki kendi mutsuzluğumla baş edemezken, kendi sorunlarımı çözmekten acizken kimseyi bu dünyamın içine alamazdım .Git gide yalnızlığa alışmaya başladım, peşinden getirdiklerini göremeden ..Mutsuzluk getirmiş ..Mutsuzluksa, peşinden daha fazla mutsuzluğu ..Paylaştıkça çoğalan mutluluk, içinde kayboldukça artan mutsuzlukmuş meğer .Toparlanmaya çalışmanın boşuna olduğunu düşünmek düşüncesi başlamış sonra, daha ben fark edemeden .Güçsüzlük gelmiş yani ..Yeniden hayata dönebilecek olmanın düşüncesi bile çok uzakta kalmış .En dip o kadar çekmiş ki kendine yalnız başına çıkamayacağımı bildiğim için içerde kalmayı yeğlemişim .Yalnızlık ,mutsuzluk ve güçsüzlük yani ..


Sonra her tarafı bir boşluk hissi kapladığını biliyorum .Yalnızlığa küfürler yağdırırken buluyorum kendimi .En sonunda kendime çok önceden istediğim şeyi elde ettiğimi söylüyorum, yalnız kalmayı istemişim ve öyle kalmışım .Kendi hatalarımla seçtiğim yola en çokta kendime küfürler yağdırıyorum .Her gün bir parçamın eksildiğini, geri bulamayacağım şekilde kaybolduğunu görmek kırıyor beni .Yaşarken öldüğümü farkettiğim zamanda her şeyin çok geç olduğunu zaten anlıyorum .


HER ŞEYİN SONU geliyor .Yavaş yavaş yok oluş başlıyor bundan sonra .

5 yorum:

  1. Anlatış biçimi çok güzel ama yazının ana fikri için aynı şeyi söyleyemem.

    YanıtlaSil
  2. Son paragrafta kendimi gördüm hem de fazlasıyla :(

    YanıtlaSil
  3. Bunu duyduğuma çok üzüldüm ..böyle düşünen birinin çok hoş şeyler yaşamadığı gerçeği var :/

    YanıtlaSil
  4. Malesef öyle :( Hem de o kadar sık hissediyorum ve düşünüyorum ki bu yazdıklarını ... :/

    YanıtlaSil
  5. Aslına bakarsan düşünmek daha da içine çekiyor insanı .Hele ki sonunda bir çıkış yolunu bulamayacağını bildiğin halde düşünmek .Hissederken gülümsemek (en azından gülümsemeye çalışmak) tam bir eziyet .
    Bazen hiçbir şey yapmadan zamana ayak uydurmak gerekiyor ne yazık ki ..düşünmenin bi işe yaramadığını anlayınca yapılacak tek şey bu ..

    YanıtlaSil